Gastrit tıbbi olarak mide iç yüzeyinde yangı ile karakterize olan bir hastalık olup akut ve kronik olmak üzere iki formda bulunabilir. Akut gastrit birden gelişip daha belirgin semptomları olabilmektedir. Kronik gastrit ise tekrarlayan semptomlarla ortaya çıktığından tanı alması daha uzun dönem alabilmektedir. İki form da hayat kalitesini düşürücü olup ileri komplikasyonları önlemek için tedavi edilmeleri gerekmektedir.
Gastrit ve Belirtileri
Gastrit Nedir?
Gastrit tıbbi olarak mide iç yüzeyinde yangı ile karakterize olan bir hastalık olup akut ve kronik olmak üzere iki formda bulunabilir. Akut gastrit birden gelişip daha belirgin semptomları olabilmektedir. Kronik gastrit ise tekrarlayan semptomlarla ortaya çıktığından tanı alması daha uzun dönem alabilmektedir. İki form da hayat kalitesini düşürücü olup ileri komplikasyonları önlemek için tedavi edilmeleri gerekmektedir.
*Gastritin en sık nedenleri Helicobacter pylori isimli bir bakterinin neden olduğu enfeksiyon ve ağrı kesici kullanımıdır.
Sık kullanılan ağrı kesiciler akut gastritin oluşmasına sıklıkla neden olabilmektedir ve ağrı kesici kullanımıyla ve yemeklerle semptomlar artabilmektedir. H. pylori enfeksiyonu ise kronik gastritin toplumda en sık görülen nedenidir. Mide yüzeyinin enfekte olduğunu bilmeden yıllarca devam eden bir enfeksiyona neden olabilir.
Semptomlar Nedir?
Semptomların şiddeti kişiden kişiye farklılık gösterebilmekle birlikte şişkinlik, karın ağrısı, mide bulantısı, kusma olabilmektedir. Bunun dışında sırta yayılan göğüs ağrısı, nefes darlığı, kanlı kusma, kötü koku gibi semptomlara da neden olabilmektedir. Çok şiddetli bir gastrit durumunda ise ateş, baş dönmesi, baygınlık, yoğun terleme ve kalp atışında artış gibi ciddi semptomlar da görülebilmektedir. Nefes darlığı, sırta yayılan göğüs ağrısı, kanlı kusma gibi durumlarda en yakın sağlık kuruluşuna danışmak ve bir gastroenterolog ile randevu ayarlayıp kontrol olmak gereklidir.
*Bazı besinler gastrit semptomlarını tetikleyebilir.
Kronik gastrit genellikle H. pylori enfeksiyonuyla ortaya çıkmakla birlikte akut gastrit bazı besinlerin tetiklemesi nedeniyle de oluşabilir. Alkol ve kafeinli içecekler, baharatlı yemekler, yağlı yemekler ve çikolatalı besinler gastrit semptomlarını tetikleyebilir. Bu tarz besinlerden sonra gastrit semptomları oluşuyorsa hayat tarzı değişimiyle semptomlar kontrol altına alınabilir.
Gastrit Tanısı Nasıl Konulur?
Gastrit birçok sindirim sistemi hastalığının semptomlarını da taklit edebildiğinden doktorunuz bazı testler isteyebilir. Kan ve dışkı testleri başta olmak üzere endoskopi gibi incelemeler doktorunuz tarafından istenebilmektedir.
*Gastrite neden olan birçok faktör kontrol altına alınabilir.
Gastritle ilişkili birçok hayat tarzı faktörü bulunmaktadır. Bunlardan bazılar:
Ayrıca hastanın kontrolü dışında da birçok faktör gastrit ile ilişkili olabilir:
Gastrit Tedavisi Nedir?
Doktorunuz semptomlarınızı yatıştırmak için size gereken tedaviyi reçete edecektir. Çoğu akut gastrit yaşam tarzıyla tetiklendiği için semptomları yatıştırıp yaşam tarzı değişikliği yapmak yeterli olacaktır. Kronik gastritlerin en sık nedeni olan H. pylori enfeksiyonu için de antibiyotik reçete edilerek bir tedavi metodu izlenecektir. Tedaviye rağmen kronikleşen ve tekrarlayan gastritler görülebilmektedir. Tedavide genellikle mide asidini de kontrol altına alacak ilaçlar kullanılmaktadır. Mide bulantısı gibi belirtileri de azaltacak ilaçlar gerek halinde tercih edilmektedir. Doktorunuz, gastritinizi kontrol altına almak için diyet önerilerinde de bulunabilir.
*Beslenme ve yaşam tarzınız gastrit semptomlarında önemlidir.
Beslenme ve yaşam tarzı değişiklikleri gastrit semptomlarını azaltmak yanında oluşmasını önlemekte de önemlidir. H. pylori büyümesini engellediği düşünülen besinler de bulunmakla birlikte midede yangı oluşmasını engelleyecek genel bir beslenme şekli semptomların ortaya çıkmasını önlemekte önemlidir. Antioksidan içeren sebze ve meyve ağırlıklı bütüncül bir beslenme faydalı olacaktır.
Gastrit alevlenme dönemlerinde alkolden ve kafeinli içeklerden ve ayrıca baharatlı ve yağlı besinlerden kaçınmak önemlidir. Asit içerikli domates gibi besinlerden de kaçınmak faydalı olacaktır. Ayrıca araştırmacılar alevlenme döneminde brokoli ve yoğurt gibi besinlerin kullanılmasının semptomları azaltıcı olacağına ve H. pylori’den korunmada da faydalı olduğuna inanmaktadırlar.
Kaynakça
Yukarı çık